Biz neden mi böyle güzeliz?
Biz, taa Sultan Hamid Han ne demişse,Dîvanyolu dergimizde onu diyoruz. Ne basıp dağıtmışsa Anadolu’ya, biz onu basıp dağıtıyoruz.
Biz, taa Sultan Hamid Han ne demişse,Dîvanyolu dergimizde onu diyoruz. Ne basıp dağıtmışsa Anadolu’ya, biz onu basıp dağıtıyoruz.
Uzun zamandır yüreğimin beni götürmek istediği şehirler vardı. Öyle ya her güzel şey vaktine esirdi ve o güzel vakit gelmiş çatmıştı.
Manolya, uzun yıllar bekletir sevdiğini, 6-9 yıllıkken çiçek vermeye başlar. Koklandığı zaman çiçekleri sararır, dökülür
Bu yazımda açılışının 461. sene-i devriyesi olması hasebiyle merhum Mimar Sinan’ın “Kalfalık eserim” dediği Süleymaniye Camii’ni ele alacağım.
Halil Gökkaya Biz aşkı âşıkların sırasından tanıdık, Bitmeyen gecelerin karasından tanıdık… Öğrettiler ilacın sabırda olduğunu, Eyüp’lerin tarifsiz yarasından tanıdık… Hak kelâmı dillerden, yüreklere indikçe, O nurlu erenlerin çırasından tanıdık…
Bandırma’ya denizden bakıldığında göze ilk çarpan eserlerden biri Haydar Çavuş Camii’dir. Asırlık çınarların ardında tarihin bir tanığı olarak durmaktadır.
Kırk yaşından sonra anladım ki sosyal bilimlere, hâsseten de târihe meftûn olan bir insan için seyâhat etmek, adeta organik gıdalarla beslenmek gibi bir şey.
Kudüs, Mîrâc’a yükseliş kapısı ve Ümmet’in nâmûsudur.
Öncelikle 15 Temmuz şehitleri, gazileri ve bu yüzden mağdur edilen tüm mazlumlar için, adalet arıyorum.
Kim mi yek-dil olmayıp verir ikilikden nişân
Serzenişler kendi destinden görür hâven gibi
Divanyolu Dergisi’nin yayın yönetmeni Muammer Erkul Bey, yazdığı e-posta mesajlarının birinde “Bizim, dergi olarak desteğe ihtiyacımız diğer yayın organlarından daha fazla.
Mehmet Ali Yücel Me’yûs olma yiğidim, senin aziz yurduna Cümle cihan gıptayla bakacak biiznillah! Şanlı mazi ne diyor, dön de bir bak ardına? Sular, hep yatağında akacak biiznillah! Dağların zirvesinde […]
KİMSE gücenip kırılmasın. Açık söylüyorum, her şey herşeyden daha önemlidir. Öyle de olmalı.
Hasan Külünk Bir gönül rüzgârıydı, Ansızın esti geçti. En zayıf zamanımdı, Nefesim kesti geçti. Gönül bu ferman sormaz, Bir anda seçti geçti. Düşer kalkar uslanmaz, Kabından taştı geçti.
Yaradan oksijenin ve karbonun kimyasal özelliklerini öyle yaratmıştır ki; bunlar sadece çok yüksek bir ısıda reaksiyona girip ateş oluştururlar.
Evliyanın büyüklerinden İbni Atâ hazretlerinin birbirinden güzel on erkek evladı vardı.
“Nasıl dua istiyorsun evladım?” buyurdu. “Son nefeste Allah demem için.” diye cevap verdi o genç.
Resûlullah Efendimiz acıkmadan yemez, doymadan kalkarlardı.
Var mı bencileyin kendine eden,
Hayaller olmadan ne olurum ben?..
Günümüzde İlahiyat Fakültesini bitiren veya biraz mürekkep yalayan, birkaç kitap yazan herkese âlim gözüyle bakılabiliyor.
ŞAŞIRDIĞIM hususlardan birdir. Düşünürüm zaman zaman, çocukluğumuzu yaşadığımız dönemlerde mi bazı hususlarda geriydik, şimdilerde mi?
“Dünya sıkıntı yeridir” diye içi dolu dolu olan çok güzel bir söz var. Tabi bu sadece bir söz değil hayatın gerçeği.
Haddeden geçmiş nezâket yâl-ü bâl olmuş sana
Mey süzülmüş şîşeden ruhsâr-ı âl olmuş sana
Yazanlar bilir, ‘en zoru’ ilk cümledir ve o ilk cümle hep acı verir kağıda düşene kadar…
Aşkını yazıyor Hattat.. Aşk, beni yaz, diye inliyor. Elinde kamış, önünde mürekkepler..
Bilim Kurgu romanlarına, fantastik filmlere konu olan ve insanoğlunun en büyük korkularından biri olan Yapay Zekâ aslında sadece insanın kendisi kadar tehlikeli olabilir.
Bir selam ver, günaydın de ya da iyi geceler…
Ama öyle alelade değil;
Garip Kuş renkli. 74 yapımı. Kişisel sinema serüvenim için değerli.
“Sadece” sadece ne demek? Sadece demek kendimi küçümsemek daha doğrusu bütün dünyayı küçümsemek olur.
Asıl ismi Miftâhul Cennet (Cennet kapısının anahtarı) olan bu kıymetli kitap, baş sayfasındaki mızrağa benzer motiften dolayı halk arasında Mızraklı İlmihal ismiyle şöhret bulmuştur.
İnsan doğası gereği kıymet verildiğini bilmek ister.
Hazret-i Yakub’un en sevdiği ve kıymet verdiği evladı olan Hazret-i Yusuf ayrı anneden dünyaya gelen ağabeyleri tarafından kıskanılmış ve bir kuyuya atılmıştır.
Derdi olan hastaya dermanı bulmaz asla
Her zaman yalnızlığa mahkumdur böyle kişi.
Acı çeken insanlar mı buluyor geçmişte acı çekenleri, yoksa acı çektiğimiz için mi tanıyoruz birbirimizi bilmiyorum
Yeni yılın ilk günü. İnsanlar yılbaşı diyor bugüne; ben ise eskinin tekrarı.
Çağ açıp çağ kapayan bu mübarek atamdır
Gemileri yürütüp dağdan taştan aşandır
Yokluğunla içsem de yudum yudum hasreti
Elbet nasip olacak ab-ı hayat şerbeti
Son Peygamberin ve ecdadımın kalbinde yaşayan erlerdenim ben… Kökleri mazide, dalları atide olan ulu bir çınarın gövdesiyim.
Muammer Erkul Gökyüzünden geçen kuş tayyare kadar bile olsa, senin için fark etmez… Sen, elinde kalanlara bak ve kalacak olanlara! Çünkü gider birileri, çünkü gitmektir birileri için gereken. Çünkü kalmak; Kalabileceğine […]