Unutmaya Alışmak
Dünyanın ahvaline kapılmış nereye gittiğimizi bilmeden yürüyoruz hiç durmadan. Sonsuz yolculuğumuzun dünya merhalesinde, adımlarımızı atarken sırtımızdaki yükün ağırlığını hissetmiyoruz. Hissedemiyoruz…
Dünyanın ahvaline kapılmış nereye gittiğimizi bilmeden yürüyoruz hiç durmadan. Sonsuz yolculuğumuzun dünya merhalesinde, adımlarımızı atarken sırtımızdaki yükün ağırlığını hissetmiyoruz. Hissedemiyoruz…
Rasim Özdenören, öykü ve denemeleriyle tanınıyor. Yaşayan, Yedi Güzel Adam’dan biri olan üstad, toplum hayatının işleyişini eserlerinde İslâmî perspektiften yansıtmaktadır.
Zaman kavramını her ne kadar saat, dakika ve saniyelerle ifade edersek edelim onun bölünmez bir mefhum olduğunu hepimiz biliriz.
Ahmet Hamdi Tanpınar, Türk edebiyatında daha çok romanlarıyla tanınır. Yazdığı romanlar, bugün de okunmaktadır. Tanpınar’ın en etkileyici romanlarından biri de ‘’Huzur’’dur.
Özeleştiri, insanın olumlu ve olumsuz yönlerinin arasındaki uçurumun farkında olabilmesidir. Bunun farkında olan kişi, karşısındaki onlarca kapıdan hangisinin doğru olacağı konusunda, diğer kişilere nazaran daha isabetli kararlar verebilir.
Elimde sıcacık kahvemle oturup, batmakta olan güneşin yıldızlara yol verişini seyre dalmışken, bir sual düşüverdi aklımın köşesine: Kaybolmaya yüz tutmuş olan sadakate hasret bunca insanın,
Bir senfoni çınlıyor kulaklarımda. “Dinle, bu duyduğun nida, aşkın senfonisidir!” diyor. Sonra devam ediyor aşkın melodisiyle duyguları mest etmeye.
Yıldızlara uzanan eller yorulur mu gayesine ulaşmaya çalışmaktan? Hedefler sır olur gizlenir birer birer hülyalara. Her hülyada ufak bir gaye…