Kalem Ardından
Kalem, en yalın tanımıyla iz bırakan bir nesne. Kendine diyecek veya başkalarına aktaracak bir sözü olanların parmaklarına yakışacak bir nesne. Bilginin kaynağı, taşıyıcısı ve aktarıcısı; Sıradan bir kayıt aracı… Kalem, […]
Kalem, en yalın tanımıyla iz bırakan bir nesne. Kendine diyecek veya başkalarına aktaracak bir sözü olanların parmaklarına yakışacak bir nesne. Bilginin kaynağı, taşıyıcısı ve aktarıcısı; Sıradan bir kayıt aracı… Kalem, […]
Bir seneyi daha devirdik. Bu günlerde mağaza ve dükkanlarda bir envanter [döküm] telaşı yaşanır. Büyük marketlerde elemanlar seferber olur, ne var ne yok tek tek sayılır. Buna fiziksel envanter deniyor. […]
Okuyanlar yazanlardan çok olsa da, yazıların okuyanı az veya çok oluyor. İstisnalar bir yana, mektup bir muhataba, kitap ise ona eli değen herkese sesleniyor. Hayat hayal, pazarlama gerçek. Bize göre […]
“Beyin bütün vücudun kayıtsız şartsız patronudur.” Bu sözler, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroşirurji Anabilim Dalı Öğretim Üyelerinden Prof. Dr. Haluk Deda’ya ait. “Vücuttaki bütün organlar belli bir hiyerarşi içinde sadece […]
Şu zihin dediğimiz şeyin ne olduğunu anlayabilmek bir dert, nasıl çalıştığını açıklayabilmek daha büyük bir dert. Hele bir de, herhangi bir anda, kendimizinki de dâhil, belli bir zihinde nelerin yaşandığını […]
Herkes dünyayı kendi etrafında döner sanırmış. Bizimki de o hesap. Gözümüzde bir gözlük, etrafı çarşı-pazar görüyor, pazarlamayla yatıp, pazarlamayla kalkıyoruz.
Kitapla video arasında tüketim mekanizmaları ve tüketim kontrolü açısından birbiriyle ilintili önemli iki fark var. Kitabı istediğimiz sayfadan başlayıp tüketebiliyorken, video tüketimi adım adım, saniye saniye, sıra sıra gerçekleşiyor.
Uzmanı olduğumuz, aslını ve gerçeğini bildiğimiz durumlarda bize söylenen yalanlara kanmasak da, bilmediğimiz konular söz konusu olduğunda usta ve profesyonel yalancılar karşısında kolayca aldanıp, kandırılabiliyoruz
Katılırsınız katılmazsınız, beğenirsiniz beğenmezsiniz, birinin ak dediğine siz kara; sizin az dediğinize başkası çok diyebilir.
Pazarlamanın bir gözü pazara, bir gözü de medyaya bakar. Zira, her türlüsüyle medya, kendisi de bir “pazar” olarak, başka pazarları şekillendiren,
Daha mutlu, daha zekî, daha etkileyici olmak için yazmak Yazmak, sadece kelimeleri peşpeşe dizmek değil. Sayfaları doldurmaktan daha fazla bir şeydir. Kimine göre, düşünceleri arındırmanın ana yollarından biridir
Her an gözümüzün önünde bir takım kelimeler. Sürekli sağdan geliyor, bir süre görünüyor, sola akıp kayboluyorlar.
Firmalarda o kadar çok “baş”, o kadar çok yetkili var ki, elini sallasan ellisi. Peki, içinde “baş”tan geçilmeyen bu işletmeler “baş”sız olur mu?